Bozcaada’dan 3 Leziz Şey

Bozcaada’dan 3 Leziz Şey

 

Deniz mahsulu, domates reçeli veya ada çayı olmayan 3 adalı tat

Yukarıdakilerin fotoğraflarını ben çekmemişim ve Cevher’inkileri kullanmak istemiyorum diye değil. Gerçekten. Denizden babası çıksa denizden çıkanı tanımam deyip sırtını çevirecek kadar balık sevmeyen, domates reçelinden etkilenmek bir yana biraz saçma bile bulan,  bitki çayı sevgisi gani olup da adaçayıyla yeni tanışmış ve henüz benimsememiş bir mızmız tüketiciyi bile mutlu edebilecek seçenekler olduğunu ispatlamalıyım. Ada balık restoranı demek olmasın diyorum. Kendimden farklı habitatlarda yaşayan, soluduğum havayı solumayan canlıları yemek istemiyorum, ayrı dünyaların besin zincirlerinin halkalarıyız bence. Ada dediğin dört tarafı kızgın kum ve serin sularla çevrili, iç tarafı nefis kara parçası; işte adanın en bilinen üç atraksiyonuna üç karşılık:

 

 

üzüm yerken zevkten 4 köşe

üzüm yerken zevkten 4 köşe

 

 

 

1. Bağdan çalıntı üzüm

Ada’da taze meyve sebze çok lezzetli, ama daha lezzetli olan böğürtlen toplarken kenarda durdukları yerden aklımızı çelen üzümler. Zaten kenardalardı canım, bize şarap olarak geri dönmeyeceklerdi. Alelacele kapıp ağzına gözüne bulaştıra bulaştıra kemirince üzümler daha lezzetli oluyor, önerilir, ama şarap sektörünü sekteye uğratmadan, kenarda kalmışları en fazla. 

 

 

 

 

 

kahve

kahveli kombo

 

 

2. Çınaraltı Kahvesi’nin türk kahvesi kombosu

Çınaraltı kahvesi bildiğin her yerde olan yaşlıca çınar altına iskemle ortamı. Yalnız burada köşedeki kapalı kısımda ev poğaçaları ve çeşitli hamurişleri de yapıyorlar, hatta biraz Türk işi (pandispanya kek üzerine puding gibi görünüyordu) tiramisuları bile var. Tatlıya doymayan ev baklavası da alabilir. Bunlardan daha tanınmış bir sunumları ise türk kahvesi menüleri. Damla sakızlı kahve gerçek bir kahvesever için sevimsiz olabilir ama bu lezzetli olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Yanında acıbadem likörü, çikolata ve Captain Black’le servis ederek keyif kombosu haline getiriyorlar, şık olmuş bence.

  


 

 

yel değirmenlerine gün batımına götürmelik şarap

yel değirmenlerine gün batımına götürmelik şarap

 

3. Salto Amca’nın ev şarabı

Salto Amca aslında ünlü bir domates reçelcisi. Raflara dizili kırmızı kavanozların arasında küçük dükkanında domates reçeli mabedinin yaşlı keşişi gibi duruyor. Biraz ağır işitiyor, ama çok karıştırmadan, tane tane ve yüksek sesle isterseniz tezgah altından ev yapımı şarabından çıkarabilir. İçimi en keyifli şaraplar etiketsiz şişede gelir 🙂 . Şarabı çok tatlı (bu kadar anlıyorum şarap terminolojisi kullanamayacağım) ve yoğun, ben sevdim. Ada şarap cenneti ama hep ne olduğunu bildiğimiz, üzerinde üzümünün secelesi yazan şaraplar mı içeceğiz canım?

 

 

 

 

Ve tabii..

Paso kedi çekmek kaçınılmazdı: bir Bozcaada fotoğrafları dizisi