Palovit Şelalesine Yol: Neden be?
Bir yükseltiden su dökülmesini nedense çok ilginç bulamıyorum, çaydanlık, kova gibi aparatlarla da bu hissi sağlayabiliriz sonuçta. Gerçekten çok –ama çok- büyük olmayan şelaleler benim için doğa etkinliklerinde nirengi noktaları, mola yerleri, küçük sürprizli manzaralar olarak önem taşıyorlar, başlı başlarına hedef olarak değil.
Halihazırda daha uzun mesafe dolaşsa da yolu olan Amlakit Yaylasına gidecek yolun Palovit Vadisinden geçmesi de bu yüzden gözümde saçma bir fikir. Yolu haklı gösterme sebepleri arasında buradaki şelalede turizmi geliştirme var, halbuki Kaçkarlarda doğal yaşamın sürebileceği, yollar tarafından kesilerek bağlantısı koparılmamış kalan az yerden biri olmasının yanında, bu bölge yolla birlikte turistik açıdan niteliği artacak türde bir şey sunmuyor, aksine hem doğal miras olarak hem de ziyaret noktası olarak niteliğini kaybetme tehlikesi taşıyor. Şelale, koştura koştura bir noktadan diğerine ulaşan, gittiği yerde “Bu kadar yolu bunun için mi geldik? Hay aksi zaman kaybı oldu” diyebilen hızlı turistlere ne ifade edebilir anlamıyorum. Gerçekten, o kadar da gösterişli değil. Yakınlardaki Zil Kale’den –tahminimce- en azından 1.5-2 saat yolu olacak şelale, tek başına sadece muhteşem Fırtına Vadisinin yan kolu Palovit Vadisinde suyun bir kayadan döküldüğü bir nokta. Görülmeye değer olan, en kullanılagelmiş tabiriyle “yeşilin her tonunu görebileceğiniz” yürüyüş yolu. Ki bu yol çok da uzun değil ve sağlıklı herhangi birinin yürüyebileceği durumda, farklı kondisyon seviyelerine sahip bir grupla rahatlıkla gittiğim, tahminim 2008’de araç giden son noktadan itibaren yürünmesi araçla gitmekten yarım saat kadar uzun sürecek bir mesafe.
Palovit Şelalesi 10-15 metre yüksekliğinde, inanılmaz yoğun bir bitki örtüsünün arasından beyaz köpüklerle akan, zarif ve sürprizli bir nokta. Orman içinde, suyun arada sırada ağaçların arasında belirdiği, yol üzerinde irili ufaklı başka şelalelerin olduğu bir yoldan yürünüyor ve Palovit Şelalesi, çeşitli yeşil tonlarında yeri ve ağaç dallarında göğü örten yaprakların arasında görünüyor. Yeşilden başka görünen tek şey yüksek debiyle köpüren su oluyor. Oraya gelene kadar genel olarak rahat, yer yer kayalarla kesildiği kısımları geçmek için kütükten köprülerle kesilmiş, ancak buralarda da tutunmak için halatlar gerilmiş bir orman patikası yürünüyor. Yol çok güzel su, ıslak toprak ve bitki kokularıyla geçiyor. Arada durup kayalardan damlayan suları içebiliyor veya yol kenarından küçük dağ çilekleri yiyebiliyorsunuz. Arada başka şelaleler göründükçe “bu da güzelmiş” diyorsunuz, ama ileride daha büyüğü var.. gerçi biz mel mel şelaleye bakmak çok ilginç gelmediği için karşısında değil, üstünde suyun genişlediği yerde durduk, ayakkabılarımızı çıkarıp suya girdik, hatta yüzdük. Su inanılmaz soğuk, vadi gerçeküstü güzel, yol büyük keyif. Araçla gidip akan suya bakıp dönmek neden, anlamıyorum. 2008’de çektiğim bir fotoğrafı yukarıda var, sadece onu görmek isteyen baksa yeter sanırım.
Vadinin güzelliği bir yana, bölge birinci derece doğal sit alanı, yani sürdürülmesi doğal miras açısından büyük önem taşıyor ve bu nedenle herhangi bir yapılaşma yasak. Yasak çünkü ekosistemler her noktaları birbirine karmaşık bağlarla bağlı, birlikte işleyen ve yaşayabilen oluşumlardır, çünkü ormanda herşey yanındakinden ve hatta kilometrelerce uzaktakinden beslenir. Tohumlar canlılarla ve rüzgarla taşınır, bir ağacın gölgesi bir başkasının yaşama koşullarını sağlar, hastalıklar farklı türlere takıldıkça taşınmaları durur. Yaşlı ormanları değerli yapan binlerce yılda oluşan bu hassas dengelerdir. Burada yaşayan endemik bitkiler bu dengeyle vardır, ormanda barınan hayvanların bölgeleri kesilmezse, dolaşımları engellenmez, yuvaları imha edilmezse yaşamaları mümkündür. Basit bir yol, dev bir dengeyi yokedebilir, ucunda ise ufak tefek rantlar var sadece..
Palovit’e Ayder’den gitmek için orada minibüs kiralayabilirsiniz, şöförler araç yolu bittikten sonraki yürüyüş yolunu göstererek rehberlik de yapıyor.
Palovit’e yol yapılmasıyla ilgili bir haber Bianet’te var.
PALOVİT VADİSİNE DOKUNMA kampanyasını desteklemek için Pandül’ün kampanya sayfasına bakılabilir.
[embpicasa id=”5688682240256358897″]
