Maksat Buralar Boş Kalmasın: Kaldı Kuzey Buzulu
Uzunca zaman blogu güncellemedikten sonra bari biraz fotoğraf ekleyeyim diyorum. Buraları ihmal ettiğim süre zarfında gezdim tozdum, zibidilik yaptım, aktivizm bıtbıt diyedurdum. Gürcistan, dağ faaliyeti, Gökçeada yaz miskinliği şu bu derken yazacak şeyler birikti, ama yazma kafası kalmadı.
Şu aşağıdaki fotoğraflar Niğde-Aladağlar’daki Kaldı Kuzey Buzulu’nda katıldığım buzul eğitiminden. Yazacak pek bir şeyi yok, buzulda ip birliğinde giderkene partnerimiz, sevdiceğimiz, ip kardeşimiz buzul çatlağına düşerse nasıl kurtarırız da White Hell on Pitz Palu olmayız gibi konularda pratikler yapıldı. Bendeniz buzul çatlağına atıldı ama fotoğraf makinem yanıma verilmedi. Kaskımdan düşen taşlar falan sekti. Aşağıda düşen taşların sesleri vb. buzulun içinde dağılıp dev korku efektleri yapıyormuş, onu görmüş oldum.
Eğitim alanımız olan Kaldı Kuzey Buzulu’nu geçen sene eteğinde kaldığımız Kaçkar Büyük-Küçük Buzullarının aksine iyi gördük. Daha önce gelenler mevsim koşullarına göre boyutlarının yerli yerinde olduğunu ifade ettiler. Buzulun yerinde durmasına sevinmiş olsak da morende attığımız kampta sırtımızın taşların sivri köşelerinin cinci hoca çakmalığında ayurvedik müdahelelerine maruz kalması hoş olmadı. Kamp yükü ve teknik malzemeyle 1000 metreden fazla irtifa farkı içeren yaklaşım yürüyüşlerine de karşı bir duruş geliştirmek gerekiyor. Bu bağlamda Kaldı Buzul Yüksek Kampı daha sık geleceğim bir yer gibi görünmüyor, en azından kamp atmaya hiç işim olmaz. İlla gidilecekse kamplar Kocadölek’te atılsın, faaliyet yetişmiyorsa hiç gidilmesin, aman kalsın kalsın..
Bunu diyen kişi sonraki hafta gidip bilinçsiz planlama sonucunda ocaktan tuluma kapsamlı bir bivak yükü ve iniş malzemesini tek başına sırtlayarak 1900m dolaylarından çıkıp 3300m’de geceledi ve yükle devam edip 3600m Gürtepe zirvesini yaptı, onu da önermiyor, ama bir ara yazılası. Son günlerde de İstanbul SOS’le Tarlabaşı’nda eylem falan yapıyor, hamalliyeyi bana verin diyor. Zira hamallık kendisi için bir yaşam biçimi olma yolunda. Alpin stile karşı şuursuz stil!
————-
28-30 Temmuz 2010 Buzul halleri:
(son iki yazının fotoğraflarının küçük halleri görünmüyor tıklayınca açılıyor, bunlar da mı öyle olacak acaba)
[embpicasa id=”5688621674366386001″]
yine negzel yazmışsın 🙂 pek bir yakışıklıydı kaldı lahitkaya zirvesinden…
kaldıya uzaktan bakmaktan bi hal oldum. havalar bozmazsa yakın bi vakitte doğu sırtına gitmek lazım. http://www.aklimbaskayerde.com/2010/aladaglar-guneyden-yeni-yil-panoramalari/ burada güzellerden fotoğrafı var, o kadar güzel dağ ki!
fotoğraflar harika. böyle fırsatlar harika olmalı herkes için. acaba ar mı katılma şansımız filan..
hm, bu ileri düzey bir dağcılık eğitimi. alabilmek için çeşitli önşartlar var. öncelikle temel dağcılık eğitimi tabii ki, bu benim bağlı olduğum itü dağcılık kulübünde bir eğitim yılı boyunca her perşembe akşamı 2-3 saat süren bir teorik derse girmeyi ve 4ü kamplı 5 pratik faaliyete gitmeyi, sonrasında yoklama ve sınav koşullarını sağlamayı içerir. sonra ileri eğitimlere başlanır, bunlar birbirlerinin önşartıdır. bunu almadan önce çığ, ileri kaya eğitimleri aldım. mesela ileri kayanın önşartı da biri yanında “rehber” işlevi görebilecek daha deneyimli biri olmadan olmak üzere en az iki dağ tırmanışı gerçekleştirmek, bu eğitim için de çeşitli faaliyet koşulları var, kış tırmanışlarının olması, kazma kramponla yüksek eğimde tırmanmışlığının olması falan..
tabii herkes bir yerden başlayarak dağcılıkla ilgilenebilir ve hepsi ayrı güzel yerlere ulaşabilmek için kendini geliştirebilir. itüdak’ın tanışma toplantısı önümüzdeki hafta olacak, başka da yığınla kulüp var eğitim almaya başlanabilecek, programları yaşam biçimine uyanı seçmek üzere..:)